Suvla Grand Reserve, Roussanne Marsanne 2011

Suvla Roussanne Marsanne Türkiye için çok cesur bir hareket. Öncelikle böyle başlamak lazım herhalde. Tebrik de etmek lazım, umarız bu şarabı Suvla üretmeye devam edebilir. Nitekim Türkiye'de bırakın daha önce Roussanne Marsanne içmiş birini bulmak, üzümlerin isimlerini dahi bilen bir müşteri kitlesine ulaşmak zor. Ama bilenler için bir hazine diyebiliriz. Türkiye'deki üreticilerden böyle bir beyaz bulma olasılığınız yok.

Roussanne Marsanne'ı biraz anlatmak gerekirse, aslında çok tipik iki Rhone üzümünden bahsediyoruz. Rhone vadisi ikliaçısından oldukça sert. Kışları son derece düşük sıcaklıkların görüldüğü, yazın ise kavurucu bir sıcak ile geçtiği bir iklimden bahsediyoruz. Dolayısıyla beyaz şarapları da kırmızlar gibi son derece kuvvetli, kompleks ve gövdeli oluyor. Rosanne ve Marsanne üzümleri de özellikle Tain L'Hermitage gibi kuzey Rhone bölgelerinde sıkça kullanılan üzümler ve bölgedeki şarap üretiminin de önemli aktörlerinden biri meşe fermantasyonları.

Suvla da bu şarapta buna ulaşmaya çalışmış ve oldukça da başarılı olmuş. Eğer uzun bitişli, gövdeli bir beyaz şarap nasıl olur diyorsanız Türkiye'den bulabileceğiniz en iyi örnek, hatta belki tek örnek bu. Şarap %14 alkol oranına sahip ve 7 ay meşe fıçılarda bekletilmiş. Rengi gördüğünüzde sanırım farklı bir şey içeceğim dedirtiyor size. Koyu sarıya çalan bir rengi var (doğru kelme kehribar sarısı galiba). Aromalarda kayısı, incir, narenciye gibi yoğun kokular alsanız da aslında fındığa varan meşe notarı bizim için son derece etkileyiciydi. İçtiğinizde ise ne kadar uzun bitişli ve gövdeli olduğunu kendiniz de hissedeceksinizdir.

Biz bu şarabı Gelibolu'da Suvla'nın kendi restoranında deneme fırsatı bulduk. Bizim son derece hoşumuza gitti. Güzel bir Rhone Roussanne Marsanne'ı bulmanın imkansız olacağı ülkemizde misafirlerinizi biraz şaşırtmak istiyorsanız deneyin deriz. Ancak yemek ile eşleştirmek biraz zor olacaktır. Seçeneklerin sınırsız olduğunu varsayarsak fois gras ile deneyin denebilirdi. Ancak daha ulaşılabilir bir şeyler söylemek gerekirse, belki somon gibi kuvvetli balıklar ile veya bol soslu tavuk yemekleri ile denenebilir. Çok farklı bir şey için kokoreç, uykuluk, böbrek gibi sakatatlarla nasıl olur diye de düşünmedik değil ama garantisini vermek zor.

Fiyat ise biraz yüksek. 200 tl civarında bir rakamı gözden çıkarmak gerekiyor.